Monthly Archives: Ekim 2014

Ölümlü trafik kazalarında destekten yoksunluk tazminatı için ‘kusurlu’, ‘kusursuz’ ayrımı kalkıyor.

Yargıtay Genel Hukuk Kurulu, açılan bir dava üzerine trafik kazasında ölen kişi tam kusurlu olsa da yakınlarına tazminat ödenmesi kararına vardı.

Yakınını trafik kazasında kaybeden binlerce kişiye umut olan karar, “Ölen kişi kusurlu olsa da yakınlarının bir kusuru yok” gerekçesine dayandırıldı. Ölümlü trafik kazalarının yüzde 40’ının kusurlu olduğunu belirten uzmanlara göre, sigorta şirketleri büyük bir tazminat yükünün altında kalabilir.

Genel Hukuk Kurulu’nun önünde benzer dava konusunu içeren 300’e yakın dosya bekliyor. Geçmişe dönük olabilir 2008’e kadar trafik sigortası kapsamında trafik kazasında hayatını kaybeden kişi kusurlu bile olsa yakınlarının destekten yoksunluk tazminatı alma hakkı vardı.

Ödenecek tazminat, kusur oranına göre değerlendirmeye açıktı. Ancak 2008’de tazminat alma hakkı ortadan kalktı. Şirketler dört yıldır kusurlu ölümlerde tazminat ödemiyordu. Son 4 yıldır yerleşik içtihattan dönülerek ‘yansıma kusur-yansıma suç’ gibi bir kavram yaratıldığını belirten hukukçular, bu gerekçe ile kusurlu kazalarda ölen kişinin yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı ödenmediğini belirtiyor. Hukukçular, “2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 92/b maddesi işlemez hale getirilmişti” diyor.

Kararın emsal teşkil ettiğini belirten hukukçular, kararın geçmişe dönük de uygulanacağını açıklıyor ve ekliyor:

“‘8’de 1 ya da 8’de 8′ kusur olsun. Bu karara göre kusur oranı ne olursa olsun aracın sürücüsü ve işleteninin yakınları destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecek. Çünkü karar ‘ölen kusurlu olabilir ama geride kalanların bu olayda bir kusuru yok’ gerekçesine dayalı.” Kusurlu ile kusursuz olana tazminat aynı Zorunlu trafik sigortası kapsamında trafik kazasında ölüm durumunda tazminat hakkı var. Buradaki en üst limit 225 bin lira. Sigortadan alınacak tazminat kazada hayatını kaybeden kişinin geliri, eğitimi, bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısı gibi kriterlere göre belirleniyor. Hukukçulara göre kusurlu ve kusursuz hallerde tazminat hakkı aynı olacak.

İŞTE O KARAR

“Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan 3. kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun işletenin isteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği, Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarına göre aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı davalı sigorta şirketi işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat aldığına ve olayda işleten tam kusurlu, destekten yoksun kalan davacılarda zarar gören 3. kişi konumunda bulunduğuna göre davalı sigorta şirketinin zararının tamamından sorumlu olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri oy çokluğu ile kabul edilmiştir.”

Kararda süreç nasıl işledi?
* Halime Aktaş ve Ömer Aktaş, sigorta şirketinden destekten yoksun tazminatı alamadıkları için Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne dava açtı.
* 2009’da açılan davaya davalı sigorta şirketi, davacıların zararının sigorta teminatı kapsamında olmadığını savunarak itiraz etti.
* Bunun üzerine mahkeme, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre dava konusu zararın araç işletenin değil, davacıların zararı olduğu gerekçesi ile toplam 100 bin TL’nin sigorta şirketi tarafından ödenmesine karar verdi.
* Bu karar sonucu sigorta şirketi temyiz yoluna gitti.
* Dosya, Yargıtay Genel Hukuk Kurulu’na geldi. Kuruldan oy çokluğu ile tazminat ödenmesi kararı çıktı.

Bu haber sabah.com.tr sitesinden alınmıştır

Bu yılın ilk yarısında meydana gelen 147 bin trafik kazasında 95 binden fazla kişi yaralanırken, kazalarda her iki kişiden birinin hakkını aramadığı ortaya çıktı

Güvence Hesabı Müdürü Kadir Küçük, kazalarda bedenen zarara uğrayan kişilerin haklarını bilmediğini bu nedenle de sigortaya başvurmadıklarını söyledi.

012’nin ilk altı ayında Türkiye genelinde toplam 147 bin trafik kazası meydana gelirken ve 95 binden fazla kişi de bu kazalarda yaralanırken, aynı dönemde içinde de 500 bine yakın kaza tespit tutanağı düzenlendi. Kaza tespit tutanağının başladığı 2008 yılından bugüne kadar da düzenlenen tutanak sayısı 3.5 milyonu geçti. Güvence Hesabı Müdürü Kadir Küçük, trafik kazaları ile ilgili yaptığı açıklamada, kazalarda yaralanan her iki kişiden birinin hakkını aramadığını söyledi. Güvence Hesabı’nın, trafik sigortasının olmadığı hallerde devreye girip, kazalarda bedeni zarar gören kişilerin zararlarını karşıladığını belirten Kadir Küçük, 2011 yılında Güvence Hesabı’na 11 bin 636 adet başvuru yapıldığını kaydetti. Küçük, 2000 yılında buyana ise başvuru sayısının 134 bine ulaştığını ifade ederek, “Ancak rakamlar bize, trafik kazalarında bedenen zarara uğrayan kişilerin haklarını bilmediğini ve bu nedenle de haklarını aramadıklarını gösteriyor” dedi.

ÖLÜMLÜ KAZA BAŞVURULARI

Kadir Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçmiş yıllardaki başvurulara baktığımızda, bu gün gelinen nokta bir hayli sevindirici. Toplam ödediğimiz rakam yaklaşık 272 milyon TL’ye ulaştı. Buna rağmen yapılan tahmini hesaplamalara göre, ölüm hadiselerinde yüzde 60, sakatlık veya bedensel yaralanmalarda ise yüzde 50’ye yakın başvuru yapılmadığı ortaya çıkmaktadır.”

Kadir Küçük, Güvence Hesabı’na yapılacak başvurular konusuna da değinerek, Hesabın, meydana gelen zararları, zorunlu sigortalarda belirlenmiş olan ve kaza tarihinde geçerli teminat limitleri çerçevesinde karşıladığını vurguladı. Kadir Küçük, “Hak sahipleri, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren, iki yıl içerisinde bizzat yazılı olarak veya taahhütlü mektupla Güvence Hesabı’na başvurabilirler. Ceza zaman aşımı süreleri dikkate alındığında, bu süre 8 yıldan 15 yıla kadar çıkmaktadır. Güvence Hesabı tarafından talep edilen belgeler tamamlandıktan sonra hak sahibine, banka aracılığıyla ödemesi yapılır” dedi.
Kadir Küçük, Güvence Hesabı’na herkesin şahsen başvurabileceğine de dikkat çekerek, vatandaşların tanımadıkları kişilere vekalet vermemeleri konusunda da uyarıda bulundu.

KAZALAR İÇİN 2.6 MİLYAR LİRALIK HASAR ÖDENDİ

2012’nin 6 aylık döneminde 6 milyon 977 bin adet trafik poliçesi düzenleyip, karşılığında da 1 milyar 552 milyon TL prim toplayan sigorta şirketleri, aynı dönemde 1.1 milyar TL’de hasar ödemesi yaptılar. Sigorta şirketleri trafik kazalarındaki maddi hasarlar nedeniyle 897 milyon TL, vefat ve sakatlık nedeniyle 263 milyon TL ve kazalar nedeniyle zarar gören kişilerin tedavi giderleri için de 14.8 milyon TL hasar ödemesi yaptılar. Yine, TSRŞB’nin verilerine göre 2012’nin ilk 6 aylık döneminde strafik kazalarından dolayı toplam 2.6 milyar TL hasar ödemesi yaptılar.

Bu haber internethaber.com sitesinden alınmıştır

Trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin yakınlarının ya da kazalarda sakat kalanların, mağduriyetleri dolayısıyla alabilecekleri tazminat hakları konusunda yeterince bilgi sahibi olmadığı bildirildi

Trafik kazalarında mağdur olan vatandaşların mağduriyetlerini gidermek ve sahip oldukları hakları kullanmalarını sağlamak amacıyla Gaziantep’te kurulan Trafik ve İş Kazaları Mağdurları Derneği (TİMADER), hiçbir ücret talep etmeden başvuruda bulunan vatandaşların haklarını arıyor.

TİMADER Genel Başkanı Kenan Günbegi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de milyonlarca aracın her gün trafikte seyrettiğini ve bu trafik akışı sırasında yaralamalı ve ölümlü kazalar yaşandığını söyledi.

Kaza geçiren vatandaşların bir çoğunun kaza sonrasında sahip oldukları haklarından haberi olmadığını ifade eden Günbegi, ”(Trafik kazasında hayatını kaybedenlerin yakınları ya da kazada sakat kalanların) 225 bin TL’ye varan tazminat hakkı var ama vatandaş bunu bilmiyor” dedi.
Kaza geçiren bir vatandaşın evraklarının ”tam” olması durumunda kaldırıldığı hastaneye hiçbir ücret ödemesine de gerek olmadığını ifade eden Günbegi, şöyle devam etti:

”Trafik Sigortası (Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) bütün giderleri karşılıyor. 2012 yılı için 225 bin TL’ye varan tazminat hakkı var. Vatandaşlarımızı bu konuda bilinçlendirmek için derneğimizi kurduk. Çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mağdur olan vatandaşlarımıza haklarını öğretmek, mağduriyetlerini gidermek için çaba gösteriyoruz.”

Günbegi, kaza sonrası sakatlık geçiren polis, öğretmen ve polisliği kazanan bir gencin davasını üstlendiklerini aktararak, ”Polisliği kazanan ancak geçirdiği kaza sonrası mağdur olan gencimiz, bu davadan dolayı 175 bin TL tazminat kazandı” diye konuştu.

Günbegi, dernek olarak ayrıca özürlü üyelerine ücretsiz tekerlekli sandalye ve koltuk değneği verdiklerini de sözlerine ekledi.

”Vatandaş kaderine razı olup boynunu büküyor”

Dernek avukatlarından Berat Serkan Kazlı da kendilerine başvuruda bulunan mağdur vatandaşlardan hiçbir ücret talep etmeden haklarını savunduklarını bildirdi.

Kazlı, son zamanlarda ”çantalı iş takipçileri” olarak adlandırılan bazı kişilerin, kazaları fırsat bilerek vatandaşları yanlış yönlendirdiklerini ifade ederek, şunları söyledi:

”Dernek olarak 225 bin TL’ye kadar olan tazminat hakkı için çaba gösteriyoruz. Vatandaş hakkını bilmiyor, kaderine razı olup boynunu büküyor. Malul olan vatandaşlarımızdan hiçbir ücret talep etmeden haklarını savunuyoruz. Kaza sonrası mağdur olan vatandaşlarımız iş takipçilerine fırsat vermesinler, gelip derneğe başvursunlar. Biz dernek olarak her türlü yardımı sağlamaya hazırız.”

Kazlı, araç sahiplerinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nı (Trafik Sigortası) ceza yememek için ödediğini ifade ederek, ”Vatandaş bu sigortayı ‘aracım bağlanmasın’ diye her yıl ödüyor ama sağladığı haklardan haberi yok” diye konuştu.

İstatistikler

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı 2011 yılı istatistiklerine göre Türkiye’de 8 milyon 113 bin 111 otomobil, 389 bin 435 minibüs, 219 bin 906 otobüs, 2 milyon 611 bin 104 kamyonet, 728 bin 458 kamyon, 2 milyon 527 bin 190 motosiklet ve 34 bin 116 özel amaçlı taşıt bulunuyor.
Yine istatistiklere göre, 2010 yılında toplam 1 milyon 106 bin 210 kaza meydana gelirken, bunlardan 116 bin 804’ü ölümlü ve yaralamalı olarak sonuçlandı.

Bu kazalarda 4 bin 45 kişi hayatını kaybetti, 211 bin 496 kişi ise yaralandı.

Bu haber sabah.com.tr sitesinden alınmıştır

Sigorta şirketlerinden Allianz tarafından hazırlanan Risk Raporu’nda dünya genelindeki trafik kazalarına dikkat çekildi.

Kişi başına gelir seviyesinin daha düşük olduğu ülkelerde trafik kazalarının daha yoğun olduğuna işaret edilen raporda; ölümlü trafik kazalarının yüzde 90’dan fazlasının düşük ve orta seviyede gelire sahip ülkelerde olduğu kaydedildi.

17 Kasım’ın Dünya Trafik Mağdurlarını Anma Gününe denk gelmesi nedeniyle trafik konusunun ele alındığı raporda Allianz Teknik Merkezi CEO’su Christoph Lauterwasser “Bu gidişatı durdurmak için hep birlikte çalışmalıyız. Yol güvenliği bir gelir meselesi olmaktan çıkmalı” değerlendirmesinde bulundu.

TRAFİK KAZALARI ÖLÜM SEBEPLERİ ARASINDA DOKUZUNCU SIRADA

Allianz’ın Risk Raporu’na göre dünyada her yıl 50 milyon yaralanmalı trafik kazası gerçekleşirken, 1,2 milyon trafik kazası insanların hayatlarına mal oluyor.

Raporda dünya üzerinde her 6 saniyede bir kişinin trafik kazası mağduru olduğu belirtiliyor.

Raporda; Dünya Sağlık Örgütü’nün, ölüm sebepleri sıralamasında trafik kazalarını, kalp krizinin ardından dokuzuncu sıraya koyduğu belirtilirken;

Afganistan, Irak, Sudan, Yemen, Lübnan gibi ülkelerde trafik kazasında hayatını kaybetme ihtimali, savaş veya çatışmada hayatını kaybetme ihtimalinden daha fazla olduğu kaydedildi.

Alkollü araç kullanmak ve dikkat dağılması engellenebilecek haldeyken, trafik kazalarının en önemli sebepleri arasında yer aldığını vurgulayan Lauterwasser’e göre yasal düzenlemeler, eğitim, acil yardım hizmetleri ve araç güvenliğinin sağlanmasıyla kazalardaki ölüm oranlarını yüzde 20 ila 50 arasında azaltmak mümkün.

ÖLÜMLÜ KAZA SAYISINDA TÜRKİYE 20’İNCİ SIRADA

Ölümlü kazalarda ülkelere göre dağılımda ilk beş ülkenin:
Hindistan,
Çin,
ABD,
Rusya,
Brezilya’nın yer aldığı raporda Türkiye ise en çok ölümlü kazanın yaşandığı 20’inci ülke.

Nüfusa göre oranla en çok ölümlü kazanın yaşandığı ülkeler:
Eritre,
Cook Adaları,
Mısır,
Libya
Afganistan ilk beş ülke olarak sıralanıyor.

Allianz Risk Raporu’na göre düşük gelirli ülkelerde kazalarda hayatını kaybetme oranı 22/100 bin (yüz binde 22) iken orta gelirli ülkelerde bu oran 20’ye, yüksek gelir seviyesine sahip ülkelerde ise yüz binde 10’a düşüyor.

Düşük gelir seviyesine sahip ülkeler dünyadaki araçların toplam yüzde 9’una sahipken, toplam kazaların yüzde 42’si bu ülkelerde oluyor.

Örneğin Afrika’daki toplam araç sayısı dünyadaki araçların sadece yüzde 2’si iken, Afrika’daki trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin oranı, dünya genelinin yüzde 20’sini oluşturuyor.

Gereken önlemlerin alınmaması halinde 2020 yılına kadar Hindistan’da trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin oranının yüzde 147, Çin’de ise yüzde 92 artacağı beklentisinin yer aldığı raporda Allianz’ın, OECD tarafından başlatılan “Vision Zero” (Sıfır Kaza Hedefi) desteklediği de belirtiliyor.

OECD’ye göre alkol ve uyuşturucu kullanımının ölümlü kazalardaki oranı ülkelere göre yüzde 10-32 ile önemli bir paya sahip.

Raporda trafik kazalarındaki can kayıplarının azaltılması için daha güvenli yollar, daha güvenli araçlar, bireylerin eğitimi, yol güvenlik sistemlerinin geliştirilmesi ile travma ve rehabilitasyon konularının gündeme alınması gerektiğine dikkat çekildi.

Bu haber aktifhaber.com sitesinden alınmıştır